Bedesten Osmanlı-Türk Çarşısı

Türkçe’de bedesten olarak yerleşmiş bulunan kelimenin ‘bezzâzistan’ veya ‘bezistan’dan geldiği ileri sürülmüştür. Bezzâz Arapça’da “bez satan” demektir. Bedestenler başta mücevher ve değerli taşlar olmak üzere silâhlar, müzeyyen koşum takımları ile değerli kumaşların da satıldığı yerlerdir.

Eski Osmanlı-Türk şehirciliğinin ana prensiplerinden biri şehirlerde dinî ve ticarî merkezlerin kurulması olmuştur. Şehir ancak bu merkezlerin etrafında gelişerek çevreye yayılıyordu. Dinî merkez, erken dönemde hemen hemen bütün şehirlerde örneklerine rastlanılan ulu camidir. Ticaret hayatı da yeni Türkleşen her şehirde ilk kurulan tesislerden olan ve mimarisi bakımından ulu camiye benzeyen bir bedesten etrafında ve yakın çevresinde gelişiyordu. Bütün ticaret bölgesinin merkezi olarak kurulan bedesten, sağlam ve kâgir yapısı ile tüccarların değerli mallarını koruyan bir çeşit iç kale oluyordu. Sonuç olarak bedesten çarşı ve endüstri mahallelerinin bir nevi çekirdeği durumunda idi.

Editör: Mehmet Çalışkan