Kişinin yaptığı hatalara karşılık sadaka vermesi, bu davranışlarından pişmanlık duyup kendi nefsine karşı bir nevi müeyyide uygulamasıdır. Bu bağlamda sadaka vermek, hataların tashihi için değerlendirilmesi gereken iyi bir fırsattır. Hata ve günahları ile ilahi sınırları ihlal eden kul, vermiş olduğu sadakalarıyla Rahmanın kullarına yardımda bulunup onların gönlünü almak suretiyle adeta Rahmanın sevgi ve merhametini tekrar kazanmaya çalışmaktadır.

Nitekim Hz. Peygamber (s.a.s.); “... Suyun ateşi söndürdüğü gibi, sadaka da hataları söndürür (ortadan kaldırır)...” (Tirmizî, Cumâ, 79) buyurarak bu duruma işaret etmiştir. Sadaka gündelik hayatta farkında olmadan ya da istemeyerek yaptığımız hatalar için de bir kefaret ve affedilme sebebidir. Peygamberimiz ticaretle iştigal etmeleri sebebiyle alışveriş esnasında tüccarların boş söz ve yeminler sarfettiklerini onların bu gibi günahlarına, verecekleri sadakaların kefaret olacağını söylemiştir. Cehennemden bahsettiği bir konuşmasında ise “Yarım hurma (sadaka) ile bile olsa cehennemden korunun…” buyurmuştur. (Müslim, Zekât, 68)

SÖZÜN ÖZÜ

Sana bir kötülük yapan olursa Allah’ın seni affına bedel olarak onu affet. Sonuçta toprak olmayacak mısın? Toprak olmadan toprak oluver!

Sa‘dî-i Şîrâzî

Editör: Mehmet Çalışkan