Ümmü Eymen Bereke bint. Sa’lebe, Allah Resûlü’nün hiç göremediği babasından yadigâr ve “Annemden sonraki annemdir.” dediği kıymetli dadısıydı. Zira altı yaşındayken babasının kabrini ve akrabalarını ziyaret için birlikte gittikleri Medine’den annesini de kaybetmenin acısıyla dönerken, Ümmü Eymen’in şefkatiyle teselli bulmuştu. Mekke’ye döndüğünde dedesi Abdulmuttalib torununun Ümmü Eymen’in elinde büyümesine karar vermiş ve onu asla ihmal etmemesini istemiş, o da Abdulmuttalib’in emanetine gözü gibi bakmıştı.

Anne ve baba şefkatinden uzak büyüyen Allah Resûlü’ne, onların sıcaklığıyla yaklaşan hayırlı bir dadı olan Ümmü Eymen, Hz Hatice’nin ardından Hz. Peygamber’e iman ettiğini bildiren ilk mü’min kadınlardandı. Allah Resûlü’nün çok sevdiği azatlı kölesi Zeyd b. Hârise’nin eşi ve Hz. Peygamber’in kendi torunlarından ayırmadığı, Üsâme b. Zeyd’in annesiydi.

Resûlullah’a duyduğu muhabbeti, vefası, fedakârlığı ve dirayeti sayesinde asr-ı saadetin örnek simalarından olan Ümmü Eymen, Hz. Osman’ın halifeliği zamanında Medine’de vefat etti ve Bakî’ Mezarlığı’na defnedildi.

SÖZÜN ÖZÜ

Sende bulunmayan güzelliklerle seni sena edenin, öfke ve gazaba geldiği vakit sende bulunmayan fenalık ile seni eleştireceğinden emin ol.
İmam-ı Şâfiî

Editör: Mehmet Çalışkan