Osmanlı döneminde çocuklar okul hayatına “âmin alayı” olarak adlandırılan törenle başlardı.

Okula başlayacak çocuğun ailesi bir gün önceden mektebin hocasına haber gönderirdi. Hoca da merasim günü çocukları sıraya dizer, öndekiler yüksek sesle ve koro halinde ilâhiler okuyarak, arkadakiler de beyit aralarında “âmin!” diye bağırarak neşe içinde yeni başlayacak çocuğun evine gelirlerdi. Âmin alayı eve doğru yaklaşırken çocuk kapıda bekletilir, eve gelince hoca dua eder, arkasından herkes “âmin!” derdi. Daha sonra çocuk, önceden süslenerek hazırlanmış bir arabaya bindirilir ve ilâhiler söylenerek çıkılırdı. Çocuğun ailesi ile davetliler ve halk kafilenin arkasında giderlerdi. Şehrin sokaklarında bu şekilde bir müddet dolaşılarak çocuk mektebe getirilirdi. Çocuk ilk dersini aldıktan sonra hocasının ve davetlilerin ellerini öper, diğer talebelerden birisi kısa bir sure okur ve hocanın yaptığı dua ile tören biterdi.

Çocuğun eğitim hayatı boyunca unutamayacağı tatlı bir hatıra olan âmin alayı, günümüzde de güncellenerek uygulanabilecek bir eğitsel merasimdir.

SÖZÜN ÖZÜ

Yeryüzünün baştan başa saltanatı, insanlar arasında bir damla kan akıtmaya değmez.

Sa‘dî-i Şîrâzî

Maddeye tapanlar deniz suyu içene benzerler. İçtikçe hararetleri biraz daha artar.

İbn Arabi

Editör: Mehmet Çalışkan