Hz. Peygamber’in göğe yükselişini ve Allah katına çıkışını ifade eden Mirac, nice hikmet ve ibretlerle dolu kutlu bir yolculuktur. Medine’ye hicretten yaklaşık bir yıl önce Allah Teala, bir gece Resulünü Mekke’deki Mescid-i Haram’dan Kudüs’teki Mescid-i Aksa’ya olağanüstü bir şekilde götürmüş ve oradan da göklere yükseltmiştir. Bu yolculuğun birinci kısmı “İsra” ikinci kısmı ise “Mirac” olarak isimlendirilir.
İsra olayı Kur’an-ı Kerim’de açıkça haber verilmekle birlikte Mirac’a dair bilgiler daha ziyade hadislerde yer almaktadır. Buna göre Allah Resulü, bu yolculukta pek çok olağanüstü duruma şahit olmuş, peygamberlerle görüşmüş ve nihayetinde ümmetine çok değerli hediyelerle dönmüştür. Genel kabule göre bu hediyeler beş vakit namazın farz kılınması, her gün yatsı namazından sonra okuduğumuz Bakara suresinin son iki ayeti ve Allah’a ortak koşmayanların affedileceği müjdesidir.
Peygamber Efendimizin bu mucizesinin hatırasını Recep ayının 27. gecesinde idrak ettiğimiz Mirac Kandili ile yaşatmaktayız. Ancak Mirac olayında bize düşen görev, Peygamberimizin miras bıraktığı yüce değerlere sımsıkı sarılarak her daim Allah katında yücelmenin vesilelerini aramaktır.
