Mehmet Âkif, bu milletin hissiyatını sadece şiir ve edebiyatla ifade etmemiş, aynı zamanda camilere, vaaz kürsülerine taşımış ve bu yolda Anadolu’nun bazı şehirlerini dolaşmıştır. Âkif, Balkan savaşları sonunda memleketin içine düştüğü vahim durum karşısında ümitsizliğe kapılmamak, birlikten ayrılmamak ve orduya yardım etmek gibi konularda Fatih, Beyazıt ve Süleymaniye camilerinde vaazlar vermiştir.

Milli hareketi duyar duymaz Balıkesir’e koşmuştur. Paşa Camii’nin kürsüsünde yaptığı vaazında ‘Ey Balıkesirliler, güzel yurdunuzu çiğnetmeyiniz, müdafaanız meşru’dur, sebat ediniz, yürüyünüz.’ demiştir. Konuşmasına “Alınlar Terlemeli” adlı şiiriyle başlayan Âkif, konuşmasının devamında sürekli birlik ve beraberliğe vurgu yapmış; veciz ve beliğ konuşmasında milleti galeyana getirerek ruhları coşturmuştur. Milli şairimizin Çankırı Ulu Camii ve Kastamonu Nasrullah Camii kürsülerinde verdiği vaazlar da bütün milletçe dinlenmiş, okunmuş, çok iyi karşılanmış ve herkese hakikati öğretmek hususunda son derece etkili olmuştur. Ruhu şâd, mekânı cennet-i âlâ olsun.

SÖZÜN ÖZÜ

Elin kolun serbestken hayra çalış, yarın kefen vücudunu hapsedince elini kolunu çıkaramazsın. Kabrinin üstünde güneş, ay ve Ülker daha nice zamanlar parlayacak fakat sen mezar yastığından başını kaldıramayacaksın.

Sa‘dî-i Şîrâzî

Editör: Mehmet Çalışkan