Yüce Allah sonsuz ilmi ile ezelden ebede var olmuş ve olacak her şeyi bilir. Hiçbir şey O’nun bilgisi dışında kalmaz. Ancak Allah’ın bu bilgisi kulları seçimleri konusunda zorlayıcı değildir. İyiye mi kötüye mi yöneleceğine kullar kendi hür iradeleri ile karar verirler. Kul iradesini iyi yönde kullanacaksa kader o yönde, kötü yönde kullanacaksa o yönde gerçekleşecektir. “Dua başa gelen ve henüz gelmemiş olan sıkıntılara fayda verir. Ey Allah’ın kulları, duaya sarılınız.” (Tirmizi, “Deavat”, 102) anlamındaki hadiste de bu noktaya işaret edilmektedir.

Kulun kaderinin duasına bağlı olarak tecelli etmesi Allah açısından kaderde bir değişiklik anlamında değildir. Çünkü O, kulun iradesinin ne yönde işleyeceğini en baştan bilmektedir. Kulun hangi zamanda, hangi şartlar altında Allah’tan neler isteyeceğini O, ezelî ilmi ile bilir. Allah’ın ilminde herhangi bir değişiklik söz konusu değildir. Yani, kulun iradesini kullanarak Allah’tan dileyeceği şey eğer kabul görecekse kaderin kendisidir.

SÖZÜN ÖZÜ

Salih amel, övgü ve ecrini yalnız Allah Teâlâ’dan beklediğin ameldir.

Hz. Ali (r.a.)

Allah katında durumunu öğrenmek isteyen, Allah için ne yaptığına baksın.

Ahmed bin Hanbel

Editör: Mehmet Çalışkan