Yüce Allah, bizim yaratıcımız ve varlık sebebimizdir. O bizleri yaratan ve sayısız nimetlerle donatandır. Bu nimetler karşısında, bize düşen görev Yüce Allah’a samimi ve içten bir şekilde kul olmak ve ibadet etmektir. Bu, ömür boyu devam eden bir görevdir. Ayet-i Kerîme’de “Sana ölüm gelinceye kadar Rabbine ibadet et.” (Hicr, 15/99) buyrulmaktadır.

İbadet; Allah’a karşı sevgi, saygı ve bağlılığı gösteren duygu, düşünce ve davranış biçimleridir. Bu nedenle samimi bir şekilde Allah’ın hoşnutluğunu kazanmak için yapılan her şey ibadettir. O’na şükretmek, O’nu yüceltmek, O’nu anmak, O’na dua etmek, hatalarımızdan dolayı O’na tövbe etmek, O’nun bizden istediklerini yerine getirip yasakladığı şeylerden uzak durmak kulluk görevlerimizden bazılarıdır.

İbadet, Allah’a inanmanın, itaat etmenin ve O’na duyulan sevginin bir sonucu ve göstergesidir. İbadet, Rabbimize teşekkürümüzü sunmak, O’nun büyüklüğünü ve yüceliğini ortaya koymak için kulluk etmektir. İbadetlerin temel gayesi insanın Allah ile olan bağını ve ilişkisini korumak ve güçlendirmektir.

SÖZÜN ÖZÜ

Aklı başında olan insan, dünya malını toplayan fakat hem yiyen hem de kendisi için dağıtan kimsedir. Başkalarına bırakmak için değil kendin için kazanmalısın. Dünyada kalacak maldan ne olacak, kendinle birlikte gidecek olana bak. Senden geriye kalan senin değildir.

Sa‘dî-i Şîrâzî

Editör: Mehmet Çalışkan