Hacıveyiszâde İbrâhim Efendi’nin oğlu olan Ali Ulvi Kurucu, 1922’de dünyaya gelmiştir. Doğup büyüdüğü Konya, yükseköğrenimini tamamladığı Mısır, hicret ettiği ve hayatını sürdürdüğü Medine, hayatını özetleyen üç yerdir. Edebiyat ve şiire olan eğilimi Ezher’deki öğrencilik döneminde belirginleşmiş, şiirlerini, İslami ve millî değerlere bağlı bir gençliğin yetişmesi ideali için vasıta yapmıştır. Peygamber aşığı olan Kurucu, ona duyduğu sevgiye şiirlerinde çokça yer vermiş, bunlardan bazıları bestelenmiştir:

Ruhum sana âşık, sana hayrandır Efendim,
Bir ben değil, âlem sana kurbandır Efendim.
Ecrâm ü felek, Levh u Kalem, mest-i nigâhın,
Didarına âşık Ulu Yezdân’dır Efendim.
Mahşerde nebiler bile senden medet ister,
Rahmet, diyen âlemlere, Rahman’dır Efendim.
Kıtmirinim ey Şâh-ı Resûl, kovma kapından,
Asilere lütfun, yüce fermandır Efendim.
Ta arşa çıkar her gece âşıkların ahı,
Medheyleyen ahlâkın, Kur’an’dır Efendim.
Aşkınla buhurdan gibi tütmekte bu kalbim,
Sensiz bana cennet bile hicrandır Efendim.
Doğ kalbime bir lahzacık ey Nur-i dilârâ,
Nurun ki; gönül derdime dermandır Efendim.
Ulvî de senin bağrı yanık âşık-ı zârın,
Feryadı bütün âteş-i sûzandır Efendim.

Editör: Mehmet Çalışkan