Dünya hayatından sonra başlayıp ebediyen devam edecek olan ikinci hayata ahiret denir. Ahiret dünya hayatını takip eden, ölümsüz bir hayattan, ebediyet âlemine ait çeşitli aşamalar ve hallerden ibarettir. Kur’ân-ı Kerîm’in ahireti bize anlatışı “Nereden geldim, nereye gidiyorum?” sorusuna tatminkâr bir cevap bulmaya dayanır. Düşünen her insanın sormaya mecbur olduğu bir sorudur bu. İlk sorunun cevabı ikinciyi de belirler. Nereden geldim: Allah’tan geldim, nereye gidiyorum: Ahirete gidiyorum. Bundan dolayı Allah’a imanla ahiret gününe iman, Kur’an’da sık sık ve birlikte zikredilmek suretiyle bunun ne kadar önemli bir ilke olduğuna dikkat çekilmiştir. Dünyaya ilk gelişinde pek âciz bir canlı olan insan, hayatının daha sonraki devrelerinde fizyolojik ve psikolojik yönden gelişip tabiatın en mükemmel varlığı hâline gelir. Ondaki ruhi ve fikrî gelişme devam ederek kendisinde ebediyet duygusunu meydana getirir. İnsanın tabii yaratılışında bulunan bu duygu ve anlam arayışı da yalnızca ahiret inancı ile cevap bulur.

SÖZÜN ÖZÜ

Samimilik, hiçbir zaman dindarlıktan ayrılmaz. İnsan samimiliği kaybettiği anda Allah’tan uzaktadır… Samimiyetsizlik, kalbe karşı gelmektir. Nurettin Topçu

Editör: Mehmet Çalışkan