Osmanlı padişahlarından II. Bayezid’in torunu olan ve toplamda 17 yıl boyunca sürdürdüğü Bosna sancakbeyliği ile tanınan Gazi Hüsrev Bey’in geride bıraktığı en önemli miras hiç şüphesiz kendi adıyla anılan külliyedir.

Bosna’nın bu en önemli külliyesi, Türk-İslam mimarisinin Avrupa topraklarındaki güzide örneklerinden biridir. Külliye, bugün hâlâ öğrenci yetiştiren ve Bosna’nın en prestijli eğitim kurumlarından biri olarak kabul edilen bir medreseye de ev sahipliği yapmaktadır: Gazi Hüsrev Bey Medresesi.

Üstü kurşun örtülü olduğundan halk arasında Kurşumliya (Kurşunluca) olarak adlandırılan, Gazi Hüsrev Bey’in annesi Selçuk Hatun adına yapılan medrese için Gazi Hüsrev Bey, 26 Receb 943 (8 Ocak 1537) tarihli ayrı bir vakfiye hazırlatmıştır. Medresenin kapısı üstündeki üç beyitlik Arapça kitabesinden 944 (1537-38) yılında tamamlandığı öğrenilmektedir.

Türk milletinin kalbinde her zaman ayrı bir yere sahip olan Bosna topraklarında yer alan Gazi Hüsrev Bey Medresesi, yaşanılan sayısız felakete rağmen eğitime hiç ara vermemiştir. Aslında bu durum, dinimizin eğitime verdiği önemin ne denli büyük olduğunun da bir göstergesidir.

Editör: Mehmet Çalışkan