‘Evvâbîn’, tövbe edip Allah’a sığınanlar ve O’na yönelenler anlamına gelir. Hz. Peygamber (s.a.s.), evvâbîn namazının vaktinin kuşluk vakti olduğunu bildirmiştir (Müslim, Müsâfirîn, 143 vd). Bunun yanı sıra akşam namazından sonra kılınan nafile namaz (Taberânî, el-Mu‘cemü’l-evsat, I, 250; VII, 191) için de, “Evvâbîn namazı” tabiri kullanılmıştır. Hatta fıkıh geleneğinde ve halk arasında bu kullanım daha yaygındır. Senetleri bakımından zayıf olmakla birlikte Resûl-i Ekrem’den (s.a.s.) nakledilen, “Kim akşam namazından sonra kötü söz söylemeksizin altı rekât namaz kılarsa, bu kendisi için on iki senelik ibadete denk tutulur” (Tirmizî, Salât, 209) rivayeti de bazı âlimlerce evvâbîn namazı ile irtibatlandırılmıştır. Ayrıca Hz. Peygamber’in kendisinin de akşam namazından sonra altı rekât namaz kıldığı rivayet edilmiştir (Bkz. Şevkânî, Neylü’l-evtâr, III, 525). Altı rekâtlık bir namaz olan evvâbîn namazı, tek selamla kılınabileceği gibi ikişer rekat hâlinde üç selamla da kılınabilir (Şürünbülâlî, Merâkı’l-felâh, I, 148).

Editör: Mehmet Çalışkan