Irkçılık teorisini ortaya atanlar, bundan yola çıkarak başka ırklara karşı tarihte çeşitli zulümler yaptılar. Hâlbuki ırk ve renk farklılığının yeryüzünde huzursuzluğa, fitneye ve kavgaya sebep kılınması büyük bir talihsizliktir. Yüce Kitabımız Kur’an’da şöyle buyrulmaktadır:

“Ey insanlar! Şüphesiz sizi bir erkek ile bir dişiden yarattık, tanışasınız diye sizi kavim ve kabilelere ayırdık, Allah katında en değerli olanınız O’na itaatsizlikten en fazla sakınanınızdır. Allah her şeyi hakkıyla bilmektedir, her şeyden haberdardır.” (Hucûrât, 49/13)

Ne mutlu bize ki, tarihimizle, dinimizle, milli değerlerimizle hep gurur duyduk, ama bunları hiçbir zaman bir kin ve öfkeye dönüştürüp başkalarını ezme vesilesi kılmadık. Ne mutlu bize ki, dün İspanya’dan kaçan Yahudilere, bugün Suriye ve Irak’tan kaçan savaş mağdurlarına ve nice topluluklara kollarımızı açtık. Irkçılık davası peşinde olmadık, olmayacağız. Bugün de vatan toprağımızda etnik gerekçelerle aramıza fitne tohumları ekmek isteyenlere fırsat verecek değiliz. Biz biriz, biz hepimiziz, biz birlikte güzeliz!

SÖZÜN ÖZÜ

İlim küçük adamı kibirlendirir, vasat adamı şaşırtır, büyük adamı alçakgönüllü yapar. 

Molla Cami 

Yüzsüzlükle elde edilen bir başarıdansa, edebiyle başarısızlık daha iyidir.

Halil Cibran

Editör: Mehmet Çalışkan