Allah Teâlâ, kendisine yönelen ve kulluk eden tüm insanların gerçek dostudur ve daima onların yanında ve yakınındadır. Allah’ın kullarına duyduğu sevgi ve şefkat, bir annenin yavrularına duyduğundan çok daha fazladır. Resûlullah (s.a.s), kayıp çocuğunu telaşla arayan, bu arada yavrusuna duyduğu özlemle bulduğu her bir çocuğu bağrına basıp emzirmeye çalışan bir anneyi ashâbına göstererek, “Bu kadının çocuğunu ateşe atabileceğini düşünebilir misiniz? (İşte) Allah’ın kullarına merhameti bu annenin yavrusuna duyduğundan çok daha fazladır.” buyurmuştur. (Bûhârî, Edeb, 18; Müslim, Tevbe, 22)

Bütün gayretimiz Allah’ın sevgisini kazanmaya yöneliktir. Cenab- ı Hak, sevgisini kazanmanın yolunu şöyle tarif ediyor: “De ki: Eğer Allah’ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın” (Âl-i İmrân, 3/ 31). Allah’ın sevgisini kazanmak O’nun rızasına uygun bir hayat yaşamayı gerektirir. Bu da Allah’ı sevmekle olur. Allah’ı seven, gönlünü O’na bağlar. O’na bağlı olan gönül, O’na tam olarak iman eder ve O’na gerçekten kul olur.

SÖZÜN ÖZÜ

Her kime şu beş saadet verilmiş ise, tatlı yasayışın dizgini onun eline bırakılmıştır: - Vücut sağlığı - Güven - Rızık genişliği -Şefkatli ve vefalı arkadaş - Feragat duygusu. Molla Cami

Editör: Mehmet Çalışkan