İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun onur konuğu olarak katıldığı Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı tarafından düzenlenen "Yazımda Kardeşlik Var" Van Yaz Kampı Kapanış Programı, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Spor Salonunda yüzlerce gencin katılımıyla gerçekleştirildi.

Diyanet Tv ve Diyanet Haber’den canlı olarak yayınlanan programda gençlere hitap eden Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Serhatlar şehri Van’da olmaktan duyduğu mutluluğu ifade ederek, Van’ın insanlığın tecrübe birikimine ev sahipliği yaparak kadim tarihi, kültürü ve birikimiyle milletimizin önünü aydınlatan, raşit halifeler döneminden itibaren İslam’la müşerref olmuş şehir olduğunu ifade etti.

Gönlümüze taht kurdunuz

Erbaş gençlere, “Müminler ancak kardeştir” ayetini hatırlatarak, “Bu kardeşliğimizi pekiştirmek, aramızda kopmayacak sevgi bağları inşa etmek adına “Yazımda Kardeşlik Var” projesi kapsamında sizleri ağırlamaktan son derece mutluyuz. Göz aydınlığımız, geleceğimizin mimarı, siz yavrularımız da bu davetimizi kırmayarak bizleri onurlandırdınız, gönlümüzde taht kurdunuz” dedi.

O’nun ahlakı Kur’an idi

Erbaş konuşmasını, öğrencilere yaz kampına katılmakla Kur’an-ı Kerim ve Temel Dinî Bilgiler dersleri aldıklarını hatırlatarak “Anlam dünyamızı aydınlatan Kur’an ile tanışarak insana yakışan en güzel ziynetin; adalet, merhamet, paylaşma ve yardımlaşma duyguları ile dolu bir kalp olduğunu gördünüz. Peygamberimizi tanıyarak sevgi, saygı, nezaket, zarafet, hak-hakikat, iyilik, ana-baba, akraba ve yakınlara hürmetle ve Kur’an’ın bütün güzelliklerinin yaşandığı örnek bir hayat ile tanıştınız. Mü’minlerin annesi Hz. Âişe annemizin Peygamberimizin ahlakını tasvir ederken; “O’nun ahlakı Kur’an idi” diyerek ifade ettiği yüce Kitabımızın hakikatlerini ve güzelliklerini öğrenmeye çalıştınız.” Şeklinde sürdürdü.

Hz. Ali timsali bir genç olabilmenin hayalini düşlediniz

Başkan Erbaş gençlere, Peygamberimizin hicret ederken yol arkadaşlarının en hayırlısı olan Sıddık Ebu Bekir’in, Resulullaha olan sadakatini yeniden diriltmeleri gerektiğini hissettiklerinin altını çizerek “Bütün insanların hatta düşmanlarının bile güvenini kazanan Muhammedü’l-Emin’in yatağına gözünü kırpmadan yatan Hz. Ali timsali bir genç olabilmenin hayalini düşlediniz. Dünyamızın böyle güzel insanlara ihtiyacı olduğunu düşündünüz. Adaletin kendisiyle özdeşleştiği Ömer’lerin hâkim olduğu bir dünya hayal ettiniz. Dolayısıyla, burada geçirdiğiniz süre zarfında yeryüzündeki en yüce idealin, Yaratana itaat ve yaratılanlara merhamet olduğunu öğrendiniz. Kızlarımız Hazreti Hatice validemizin sıdkını, Hazreti Ayşe validemizin örnekliğini, ilme katkılarını, Hazreti Fatma validemizin Peygamberimize bağlılığını ve diğer annelerimizin müminlerin hayatına kattıkları güzellikleri öğrendiniz. Ne mutlu sizlere inşallah onlar gibi olmaya çalışırsınız. Onlar gibi müminlerin hayatına güzellik katmaya çalışırsınız.” İfadelerini kullandı.

En temel eğitim yuvamız ailemizdir

İslam Medeniyetinde üç eğitim mekânının önemine dikkat çeken Başkan Erbaş, “Birincisi; toplumun dinî ve kültürel dünyasıyla irtibatı sağlayan en temel eğitim yuvamız ailemizdir. Bu kamp süresince ailenin ne kadar önemli bir müessese olduğunun farkına bir kez daha vardınız. İkinci olarak ilim, hikmet ve marifetin beşiği okullarımız, mekteplerimizdir ve üçüncüsü de Cenâb-ı Hakk’ın katına sığındığımız, huzuruna durduğumuz, hicret yurdumuz camilerimizdir” dedi.

Camilerimiz mekteplerdir

Camilerin sadece ibadet yeri olmadığına dikkati çeken Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş konuşmasını, “Şuanda 4 milyona yakın çocuğumuzun Rabbimizi öğrendiği, Rabbimizin kelamı Kur’an’ı öğrendiği, Peygamber Efendimizin, ashabının hayatını, temel dini bilgiler dediğimiz inancım, ibadetim, ahlakım, Peygamberim başlıkları altında dersler aldığı mekteplerdir camilerimiz” ifadeleriyle sürdürdü.

Gencin süsü güzel ahlaktır

Başkan Erbaş gençlere Peygamberimizin “Gencin süsü güzel ahlaktır” sözünü hatırlatarak “Sizler; hayatın ve varoluşun gayesini idrak eden, kendine, topluma, çevreye ve Rabbine karşı sorumluluklarının farkında olan, bütün insanlığın huzur ve güvenini isteyen gençlersiniz. Sizler; can taşıyan bütün varlıklara karşı merhamet hissiyle, eşyaya karşı estetik kaygısıyla, çevreye karşı koruma duygusuyla yaklaşabilen gençlersiniz. Sizler; büyük idealleri olan ama bu ideallerin peşinde koşarken başkalarının haklarını, zarafeti ve saygıyı asla ihmal etmeyen büyük bir ideal ve ahlaka sahip gençlersiniz. Sizler; sevgi ve kardeşliği temel değer bilen, güven veren, güvenilen, şiddetin ve anarşinin uzağında, zulmün karşısında mazlumun her zaman yanında, “Gencin süsü güzel ahlaktır” prensibini ilke edinen güzide gençlersiniz.” Dedi.

İnancını kaybeden varlığını da kaybeder

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş konuşmasının sonunda şöyle konuştu, inancını kaybedenlerin varlığını, kültürünü kaybedenlerin kimliğini de kaybettiklerinin altını çizerek, “Bunun için geleceği inşa edecek nesil olarak sizlerin, zihniniz bilgiyle, yüreğiniz inançla dolu olacak. En büyük hedefiniz, öğrendiğiniz her bilgiyi, mesleğiniz her ne olursa olsun insanlara faydalı olmak için kullanacaksınız. Her birinizin gözlerine baktığımızda dini, vatanı, milleti, bayrağı, devleti için çalışacak Allah’ın razı olacağı güzel işler yapacak azim ve heyecanı o güzel gözlerinizde görmek bizi gerçekten mutlu ediyor.

Editör: Mehmet Çalışkan