Muhterem Oğuzhan Asiltürk, Diyanet İşleri Başkanımız Prof. Dr. Ali Erbaş ve bir hatıra….

Oğuzhan Asiltürk…

Yakın tarihimizin en önemli isimlerinden..

Genç yaşta zor dönemlerde bakanlıklar yapması, tavizsiz duruşu, zaman zaman sıradışı çıkışlarıyla iz bırakan bir devlet adamı..

Elbette hakkında pek çok şey söylenebilir…

Geçenlerde rahmet-i Rahmana yürüdü..

Hacı Bayram-ı Veli Camii’nde kılınan cenaze namazına başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak pek çok devlet adamı, Asiltürk’ün dostları ve sevenleri katıldı.

Diyanet İşleri Başkanımız cenazede hem kısa ve veciz bir sohbet yaptı hem de cenaze namazını kıldırdı.

Muhterem Başkanımızın tavrından ve konuşmalarından Oğuzhan Asiltürk Beyefendiyle eskiye dayanan bir dostlukları olduğu fark ediliyordu.

Sonra muttali olduk ki, iki değerli insan arasında hatıraların yaşandığı güzel bir dostluk varmış.

En çok dikkat çekici hatıralardan biri şöyle;

Yıl 1997, Ali Erbaş Hocamız Dinler Tarihi alanında araştırmalarda bulunmak için bir yıllığına Fransa Strasbourg Beşerî Bilimler Üniversitesi’inde görevlendirilir.  Aynı zamanda Millî Görüş’e ait Metz Camii’nde Cuma namazlarını kıldırır ve hafta sonları da çocuk okutur. (Bir akademisyenin cami hizmetleriyle bu kadar iç içe oluşu ayrıca üzerinde durulması gereken önemli husus)

O günlerde Ali Erbaş Hocamız şöyle bir rüya görür:

Kalabalık bir ortam vardır ve herkes gökyüzüne doğru bakar. Gökyüzünde bir uçak ve altında uçağa sarılmış yemyeşil örtü ile kaplı bir tabut. “Kimin cenazesi acaba?” diye konuşulurken birisi “Oğuzhan Asiltürk’ün” diye cevap verir. Kalabalık hayretler içerisinde seyrederken uçak gözden kaybolur.

Birkaç gün sonra Ali Erbaş Hoca’nın Millî Görüş Metz Camii’nde olduğu bir zamanda, Oğuzhan Asiltürk birkaç kişiyle ziyarete gelir. Birlikte namaz kılınır, namaz sonrası cami dernek odasında sohbet esnasında kendisine Hocamız bu rüyayı anlatır ve: “Ömrünüzün uzun olacağına işarettir inşallah” der.  Muhterem Asiltürk biraz düşünür ve “Rabbim tarafından bağışlanacağıma işarettir inşallah Hocam” der. Beraberce şu ayet-i kerimenin manası tefekkür edilir:

لله ما في السماوات وما فالارض وان تبدوا ما في انفسكم او تخفوه يحاسبكم به الله. فيغفر لمن يشاء ويعذب من يشاء. والله علي كل شيءٍ قدير

(Göklerde ve yerde ne varsa hepsinin mülkiyeti Allah’a aittir. İçinizdekini açığa vursanız da gizleseniz de Allah sizi ondan hesaba çeker. Sonra dilediğini bağışlar, dilediğine azap eder; Allah her şeye kādirdir) Bakara, 284.

Oğuzhan Asiltürk bu hatıradan tam 24 sene sonra 1 Ekim 2021 tarihinde Rabbine kavuşur. Hacıbayram Camii’nde cenaze namazını Diyanet İşleri Başkanı olarak Prof. Dr. Ali Erbaş hocamız kıldırır.  Hocanın her halinden, bir dostun dâr-ı bekaya gidişinin gönüllerde bıraktığı hüzün açıkça fark edilir.

Nitekim, hastalanıp hastaneye yatmadan iki ay kadar önce Değerli Oğuzhan Asiltürk Bey Diyanet’e Başkanımızı ziyarete gelir, eski hatıralar yâd edilir, birlikte Ahmet Hamdi Akseki Camii’nde öğle namazı kılınır. Gençlerle yaptığı “Şuur Dersleri”nden oluşan kitapları hediye eder. Diyanetin gençlere, çocuklara, aileye yönelik, yurtiçinde ve yurtdışında yaptığı faaliyetlerden çok mutlu olur. Bir âkil insan, dertli bir mütefekkir ve tavizsiz bir Müslüman olarak özellikle irşad ve eğitim konularında fikirlerini beyan eder, beklentilerini dile getirir.

Son söz olarak ortak duamız; Rabbimiz rahmetiyle muamele eylesin. Mekânı cennet, makamı âlî olsun. Rüyaya getirdiği yorum gibi Rabbinin bağışlamasına nail olsun.

Kaynak: Diyanet Haber Editör Masası

Editör: Mehmet Çalışkan