Türkiye Diyanet Vakfı tarafından Hacı Bayram-ı Vali Camii’nde düzenlenen Sabah Namazı Buluşması’na Sakaryalı 45 iş insanı ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Sabah ezanıyla birlikte başlayan program, Yasin-i Şerif okunmasıyla devam etti.

Sabah namazında iş insanlarıyla bir araya gelen Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, kalabalık bir cemaate sabah namazını kıldırdı, namazın ardından Kur'an-ı Kerim tilavet etti.

Tesbihat ve zikirle devam eden programda cemaate hitap eden Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Allah’ı çokça hatırlamanın ve zikretmenin önemine dikkati çekerek; “Artık siz beni anın ki ben de sizi anayım. Bana şükredin, bana nankörlük etmeyin!” mealindeki Bakara Suresi 152. ayet-i kerimeyi paylaştı.

Erbaş, Allah'ın kullarını anması ve zikretmesinin kullarının O'nu hatırlaması ve zikretmesine bağlı olduğunu belirterek şöyle devam etti:

"Kalplerin cilası Allah’ı zikirdir. Rabbimiz, 'Beni zikredin, ben de sizi zikredeyim.' buyuruyor. Demek ki Rabbimizin bizi hatırlaması, bizi zikretmesi bize bağlıdır. Biz O’nu zikredeceğiz, O’nu hatırlayacağız, Rabbimiz de bizden razı olacak. O’nun bizden razı olması bizim elimizde. Başka bir ayet-i kerimede; 'Ey nefisini kötülüklerden arındırmış kişi, Rabbin senden sen de Rabbinden razı olarak O’na dön.' buyuruyor. Kulun Rabbinden razı olması demek, ‘Namaz kıl ey kulum!’ ‘Tamam ya Rabbi, kılıyorum.’ demesidir. ‘Oruç tut ey kulum!’ ‘Tamam ya Rabbi tutuyorum.’ Demesidir. ‘Faiz yeme!’ ‘Yemiyorum ya Rabbi’, ‘zina etme ey kulum!’, ‘etmiyorum ya Rabbi’, ‘içki içme ey kulum!’, ‘içmiyorum ya Rabbi’ diyerek, yani emirlerini titizlikle yerine getirmesi, nehiylerinden titizlikle kaçınmasıdır. ‘Şeytanın yoluna uymayınız!’ ‘Uymuyorum ya Rabbi.’ İşte böyle dediğimiz zaman olur. 'Bana şükredin, nankörlük etmeyin.' buyuruyor.

Erbaş,  Bakara Suresi 152. Ayet-i kerimesinden iki büyük müessese doğduğunu hatırlatarak, "Birisi tasavvuf müessesi ki işte şu an kabr-i şerifi yanındaki camide ibadet ettiğimiz Hacı Bayram-ı Veli Hazretleri. Ayet-i kerimeye uyarak hem kendini hem de binlerce talebesini bu istikamette yetiştiren büyük bir zat." ifadesini kullandı.

Ayet-i kerimenin ikinci olarak vakıf müessesini ortaya çıkardığını ifade eden Başkan Erbaş, "Vakıf şükrün en nitelikli bir şekilde edasının yollarından birisidir. Mal ile ibadetin en önemli yolu vakıftır, tasadduktur." dedi.

Al-i İmran Suresi 134. Ayet-i kerimesini okuyan Erbaş, "Onlar bollukta da darlıkta da Allah yolunda harcarlar, öfkelerini yenerler, insanları affederler. Allah işini güzel yapanları sever." anlamındaki mealini paylaşarak şöyle devam etti:

"Vermeye alışan insan, bollukta da verir yoklukta da verir. Kime verir? İsar yapıyor, yani ötekini kendisine tercih ediyor, kardeşini kendisine tercih ediyor. İslamd’a bu çok önemli bir haslettir.

İlk vakfeden Allah Rasülü Efendimizdir. Medine-i Münevvere’deki Fedek Arazisi’ni kıyamete kadar fakir fukaranın geçimini sağlamak için vakfeden Allah Rasülü Efendimiz, vakıf müessesesinin kurucusudur. Bu açıdan vakfa gönül veren herkes Peygamber Efendimizin varisidir. Onlar muhsinlerdir, Allah muhsinleri sever. Muhsinler kimlerdir? İyilik yapanlardır."

Son olarak Türkiye Diyanet Vakfının dünyaya iyilik taşıdığına vurgu yapan Erbaş, bağışlanan kurban ve yardımların dünyanın 143 noktasına ulaştırıldığını söyledi.

Erbaş, ‘emperyalistlerin boş heybelerle gittiği bu coğrafyalardan dolu heybelerle döndüğünü ancak Müslümanların dolu heybelerle gidip boş bir şekilde döndüğünü’ kaydetti.

"Eğer şükrederseniz size (nimetimi) daha çok vereceğim, nankörlük ederseniz hiç şüphesiz azabım pek şiddetlidir!" anlamındaki İbrahim Suresi 7 ayet-i kerime mealini paylaşan Prof. Dr. Erbaş, verilen nimetlere şükretmenin bereketi artıracağını, nankörlüğün ise azaba sebep olacağını ifade etti.

Erbaş, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in (s.a.s.), her alanda olduğu gibi nimetlere şükür noktasında da müminler için en güzel örnek olduğunu söyledi.

Namazın ardından Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, iş insanlarıyla hasbihal ederek hatıra fotoğrafı çektirdi.

Programın ardından Diyanet Haber'e açıklamalarda bulunan Türkiye Diyanet Vakfı Mütevelli Heyeti 2. Başkanı İhsan Açık, "Türkiye Diyanet Vakfı, hayırsever milletimiz ve iş insanlarının yeryüzünde iyilik elidir. Vakfımız necip milletimizin ve yardımsever iş insanlarının katkılarıyla dünyanın mazlum coğrafyalarına kardeşliği, barış, huzur ve güveni taşıyor.

Bu sabah Sakarya ilimizden 45 civarında iş insanı vakfımizı ziyaret ederek bizleri onurlandırdı. Hedefimiz bütün iş insanlarıyla bir araya gelerek vakfımızın yürüttüğü hayri hizmetleri anlatmak ve iyilik haberlerini yaymak. Buluşmalarımız inşaallah devam edecek." ifadelerini kullandı.

Editör: Mehmet Çalışkan