Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, ataşe ve müşavirlerle video konferans toplantısı gerçekleştirdi.

Erbaş, görüşmede, yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınına dair ataşe ve müşavirlerden bilgi aldı.

Koronavirüs salgınının tüm dünyada etkili olduğuna dikkati çeken Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, ayeti kerimelerden örneklerle Cenab-ı Hakk’ın “şer görünende hayır, hayır görünende şer” takdir edebileceğini hatırlatarak; “Bu şerden de Cenab-ı Hakk hayır çıkaracak inşallah, bunun için dua ediyoruz. Ancak bizim katkımız ne olacak, şerlerin hayra dönüştürülmesi sürecinde biz kullarının, peygamber varislerinin katkısı ne olacak, bunu düşünmemiz, dert edinmemiz gerekiyor.” dedi.

Ataşe ve müşavirleri bürokrat olarak görmediklerini kaydeden Başkan Erbaş; “Siz her biriniz peygamber varisisiniz. Sizin her biriniz, Allah Rasulünün (s.a.s.), Medine-i Münevvere’de Mescid-i Nebevi’de yetiştirip, oradan binlerce kilometre uzaklara Din-i Mübin-i İslam’ı yaymak, anlatmak, tebliğ ve davet için gönderdiği binlerce sahabenin varislerisiniz. Biz sizi öyle görüyoruz. Dünyanın neresinde olursanız olun, bütün mensuplarımızı biz, işte o ashabın, Medine’den binlerce kilometre uzaklara peygamber varisleri olarak giden insanların varisleri olarak görüyoruz.” ifadelerini kullandı.

Yakın tarihte yurt dışında ve Türkiye’de dinin anlatılması noktasında bir takım sıkıntılarla karşılaşıldığını aktaran Erbaş, Diyanet İşleri Başkanlığının günümüzde ataşe, müşavir ve koordinatörlerce yüzün üzerinde ülkede temsil edildiğini söyledi.

Türkiye Diyanet Vakfı eliyle 2019 yılı Kurban bayramında 149 ülkeye ulaşıldığını kaydeden Erbaş; “Bu 149 ülkeye biz sadece et götürmedik; bayrağımızı götürdük, cömertliğimizi götürdük, Müslüman Türk insanın iyilikseverliğini ve yardımseverliğini götürdük. Nice insanların kalplerinin İslam’a ısınmasına vesile olduk. Hatta kendisini Müslüman olarak tanımlamasına rağmen İslam’dan bihaber olan insanların yeniden İslam ile tanışmasına, İslam’ın infak anlayışı ile tanışmasına vesile olduk. Sizler geçtiğimiz yıllarda yapmış olduğunuz hizmetlerle bu güzelliklerin yaşanmasına katkı sağladınız. Allah hepinizden razı olsun.” dedi.

Konuşmasında İslamofobi vurgusu da yapan Erbaş, şöyle devam etti:

“Gönlümüz şu zor zamanlarda İslamofobi hızının kesilmesini ve sizlerin de bunun sağlanmasına destek olmasını istiyor. Katkı sağladığınız zaman hem İslam’ın yayılmasına, tanınmasına çok büyük destek olacaksınız hem de İslamofobinin, İslam korkusunun İslam sevgisine dönüşmesine vesile olacaksınız. Bizim beklediğimiz, hiç olmazsa İslamofobinin hız kesmesi, yok olması ama bunun sizlerin, Müslümanların sayesinde olması. Irk ayrımı gözetmeksizin, inanç ayrımı gözetmeksizin; Peygamber Efendimizin; ‘Komşusu açken tok yatan bizden değildir.’ Hadis-i Şerifi doğrultusunda hareket ettiğimiz zaman, İslam’ın güler yüzünü, yardımseverlik yönünü, infak boyutunu ortaya koymuş olacaksınız. Tıpkı asr-ı saadette olduğu gibi. İslam’ın bu yönünü duymayanlara duyurmak, görmeyenlere göstermek, anlayamayanlara anlatmak gibi bir fırsatımız var. Bu fırsatı en güzel şekilde değerlendirmek bize düşüyor.”

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, yaklaşan Ramazan ayını hatırlattı, bu tür çalışmalar için Ramazan ayının bir fırsat olduğunu vurguladı; “Önümüzde Ramazan var. Ramazan ayını en güzel şekilde değerlendirmemiz gerekiyor. Ramazan bereket ayıdır, rahmet ayıdır, mağfiret aydır, zekât ve yardım ayıdır. Bunu insanlara çok güzel bir şekilde anlatmamız gerekiyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye’de koronavirüs salgını dolayısıyla mağduriyet yaşayan ailelere destek olmak için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından başlatılan Milli Dayanışma Kampanyası hakkında ataşe ve müşavirlere bilgi veren Başkan Erbaş; “Bu millet en zor zamanlarında ekmeğini paylaşmış; yiyeceğini, giyeceğini, içeceğini paylaşmış ve o zor zamanları atlatmasını bilmiş bir millettir.” dedi.

Erbaş konuşmasının ardından video konferans yoluyla toplantıya katılan ataşe ve müşavirlere tek tek söz vererek salgın hastalık sürecinde yürütülen çalışmaları dinledi.

Ataşe ve müşavirler, koronavirüs (covid-19) salgını sürecinde Türk vatandaşları bilgilendirdiklerini, düzenedikleri organizasyonlarla hiçbir ayrım gözetmeden ihtiyaç sahibi insanlara yardım eli uzattıklarını, İslamın iyilik ve barış dini olduğunu ve Türk halkının yardımsever bir millet olduğunu gösterdiklerini dile getirdiler.

Ataşe ve müşavirler salgın sürecinde Türk vatandaşlarlarla irtibatı sanal ortamda sürdürklerini, uzaktan eğitim metodlarıyla eğitim faaliyetlerini yürütmeye devam ettiklerini, sosyal medya mecralarını etkin kullanarak vaaz ve irşat faaliyetlerine devam ettiklerini söylediler.

Editör: Mehmet Çalışkan