Depremin meydana geldiği andan itibaren bölgeye intikal eden Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, yakınları vefat edenler için kurulan taziye evlerinde,  şehitliğin mertebelerinden söz ederek deprem, yangın, sel gibi doğal afetlerde vefat edenlerin de hükmen şehit olduğunu ifade etmişti.

Başkan Erbaş'ın depremde vefat edenlerin şehit olduğu yönündeki açıklamasının kaynağının Peygamber Efendimiz'in (s.a.s) hadisleri ile Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu tarafından verilen bir fetvaya dayandığı ortaya çıktı.

Depremde vefat edenler şehit sayılır mı?

İşte Din İşleri Yüksek Kurulu'nun o fetvası:

Hakikî Şehid (Dünya ve Ahiret Şehidi): İslam’ın yücelmesi, vatan müdafaası için savaşırken ölen müslümanlara denir. Bu kimseler, yıkanmazlar, kefenlenmezler, namazları kılınıp kanlı elbiseleri ile defnedilirler.

Hükmî Şehid (Ahiret şehidi): Hakikî şehidin şartlarından bir kısmını taşımaması sebebiyle yıkanıp kefenlenen ve ahiret itibariyle şehid sayılanlardır.

Birçok hadiste; deprem, yangın, sel gibi tabii afetler ve ağır hastalıklar gibi sebeplerle ölen müslümanlar hükmî şehid sayılmışlardır. (Bkz., Mâlik, Cenâiz 36; Buhârî, Cihâd 30, Tıb 30; Müslim, İmâre 164-166; Ebû Dâvûd, Cenâiz 11, 16; Nesâî, Cenâiz 14) İlgili hadislerden, söz konusu kimselerin hükmî şehid  sayılmalarının nedeninin ölüm anında çektikleri sıkıntı ve acılar olduğu anlaşılmaktadır.

Başkan Erbaş'ın depremde vefat edenlerin şehit olduğu yönündeki konuşması:

Editör: Mehmet Çalışkan