ALİ ERBAŞ

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali ErbaşBursa İl Müftülüğü yeni Hizmet Binasının açılışını yaptı.

İçerisinde gençlik, kitap ve kültür merkezlerinin bulunduğu hizmet binasının açılış töreninde konuşan Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, “Bursa’nın kalbi ilimle, irfanla, hikmetle, kitapla buluştu. Türkiye Diyanet Vakfı’nın buradaki şubesiyle gençlere, çocuklara, ailelere ve tüm insanımıza hizmet edecek bu binanın açılışı benim için heyecan verici oldu.” dedi.

İslam medeniyetinin bilgi ve kitap medeniyeti olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Erbaş, “Hz. Peygamber’in cahiliyye döneminden Asr-ı Saadet'i inşa etmesinde, hiç bilenlerle bilmeyenlerin bir olmayacağını görüyoruz. Bizim medeniyetimizdeki ilk örneğimiz aydınlanmış şehir Medine’dir. Yesrib’i on sene içerisinde nasıl aydınlanmış bir şehir yaptı ise Allah resulü, O’nun ümmeti olarak bu ilerleyişe bir katkı sunmak üzere bir tuğla eklemiş oluyoruz.” ifadelerini kullandı.

- Yaşanan sıkıntıların en büyük sebebi ilimden ve bilgiden uzak kalmaktır

Günümüzde yaşanan sıkıntıların sebeplerine işaret eden Başkan Erbaş, şöyle konuştu:

- Fitne ve tefrikanın sebebi cehalettir

“Bizler Endülüs’ten Maveraunnehir’e devasa kütüphaneleriyle tarihe iz bırakmış, bilgiyle, hikmetle, kitapla bütünleşmiş bir tarihin mensuplarıyız elhamdulilllah. Bugün Müslüman dünya okumayı ve bilgi peşinden koşmayı ihmal ettiğinde nasıl büyük sıkıntılar yaşadığını görüyoruz. Yaşanan sıkıntıların, geri kalmışlığın en büyük sebebi ilimden, irfandan, hikmetten, bilgiden uzak kalmaktır. İlmi ve bilgiyi kaybedince cehalet karanlığı kuşatmıştır. Fitne ve tefrikanın sebebi cehalettir. Cehalet kötülüklerin anasıdır. Kitap, Müslümanlar için ihtiyaç listesinin sonlarındayken şimdi elhamdülillah Diyanet İşleri Başkanlığı yayınları, Türkiye Diyanet Vakfı yayınları ile kitap fuarlarının açılmasıyla kitap okuma oranlarının artması bizi mutlu ediyor.”

- Bir milletin gelişmişlik seviyesi kitaba verdiği değerle ölçülür

Bir milletin gelişmişlik seviyesi kitaba ve kütüphanelere verdiği değerle ölçülür. Dünyada ekonomi, sanat, teknoloji, hukuk alanında ileri ülkelerin en bariz özelliği de kitap okuma oranı, yayın sayısı ve niteliği gibi açılarda önder olmasıdır. Ülkemiz, bölgemiz ve bütün yeryüzü bağlamında yaşanan bu sorunlar ve yapmamız gerekenler açısından baktığımızda öncelikle bilgi, ilim ve hikmet ile kurduğumuz ilişkiyi gözden geçirmemiz gerekir.”

- Bilgi üretmeyenler, üretilen bilginin mahkumu olurlar

Bilginin en büyük güç olduğunu ifade eden Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, “Bilgi en büyük güçtür. İyilik için kullanılırsa insanlığa hizmete, hukuk ve ahlak tanımayanların elinde ise insanlık için felakete dönüşür. Bilgi üretmeyenler, üretilen bilginin mahkumu olurlar. İslam dünyası ilim, teknik, tıp, sosyal bilimler, dahası ilahiyat alanında bilgi üretme, bilgiyi güncelleme, değere dönüştürme ve hayata kılavuz yapma konusunda daha çok çalışmalıdır. Bu mesafeyi bizim telafi etmek zorunluluğumuz vardır.” dedi.

- Bugün batı merkezli bilgi insanı ve hayatı dizayn etmektedir

Başkan Erbaş, “Doğru ve sahih bilgi zeminini kaybettiğimizde, bilgi üretmeyi ve geliştirmeyi ihmal ettiğimizde, sağlıklı düşünmeyi, sorunları tespit etmeyi ve çözüm üretmeyi de kaybediyoruz. Bugün batı merkezli bilginin insanı ve hayatı dizayn ettiğine şahit oluyoruz. Ancak söz konusu anlayışın insan, evren ve Allah tasavvurunda var olan ciddi krizlerle paradokslar bütün insanlığı olumsuz yönde etkilemeye devam etmektedir. Bunun yanında son vahye, köklü bir medeniyete, dinamik insan kaynaklarına sahip olduğu halde İslam dünyası, insanı ve hayatı inşa edecek bir bilgi ve dünya tasavvurunu güçlendirip izah ederek yeryüzüne henüz teklif edebilmiş değildir. Dolayısıyla İslam dünyası olarak bugün çok daha fazla çalışmaya ihtiyacımız vardır.” değerlendirmesinde bulundu.

- İnsanlığın devasa meselelerini çözmede Kur’an ve sünnet en büyük imkandır

Bugün İslam’ın doğru anlaşılmasının hayati bir öneme sahip olduğunu kaydeden Erbaş, “Kur’an ve sünneti, İslam’ın kaynak eserlerini ve İslam medeniyetini en iyi tanımaya ve anlamaya mecburuz. Bugün insanlığın devasa meselelerini çözmede Kur’an ve sünnet en büyük imkandır. Ancak öncelikle bunları en doğru şekilde anlayıp çağa taşıma zorunluluğu hakkıyla yerine getirilmelidir.” dedi.

- Fikir ve gönül dünyamızı kısır döngülerin aldatıcı baskılardan kurtarmak için kitap en büyük imkandır

Modern insanın geçtiği çetin sınav karşısında çözüm önerilerini sıralayan Başkan Erbaş, konuşmasını şöyle sürdürdü:

- Okumanın neticesi hayata değer katmaktır

“Modern insanın ilk ve en çetin sınavı insanın pasifleştiği, görselliğin hakikatin önüne geçtiği bir dünyada yüzeysel anlık ve gelişigüzel kuşatmaların dışına çıkarak sahici derinlikli metinlerle buluşmasıdır. Fikir ve gönül dünyamızı kısır döngülerin aldatıcı baskılardan kurtarmak için kitap en büyük imkandır. Okumanın neticesi hayata değer katmaktır. Bu manda kitap en soylu terbiye aracıdır, eğitim aracıdır. Okumak ile sorumluluk, hak duyarlılığı, güzel ahlak gibi değerler arasında doğrusal ve vazgeçilmez bir ilişki vardır.  İnsanı olgunlaştırmayan, hayatı güzelleştirmeyen bilgi faydasızdır. Allah’ım fayda vermeyen ilimden sana sığınırız. Allah’ım senden faydalı ilim talep ederiz. Efendimiz bu duaları çok sık yapmaktadır.”

- Bilgi terbiyedir, güzel ahlaktır, sorumluluktur, sabırdır, iyilik için çalışmaktır

Bilgi ile insanın ilişkisine değinen Başkan Erbaş, “İnsanın bilgi ile iki yönden sağlam ve köklü bir ilişki kurması oldukça önemlidir. Bunlardan birincisi düşüncenin değil imajın, sözün değerinin değil görselliğin öne çıktığı bir dünyada bilgiye değer vermeyen, önemsemeyen bir yaklaşımın terk edilerek bilginin öneminin idrak edilmesi ve bilgiye ulaşmak için herkesin bir çaba sarf etmesi gerekmektedir. İkincisi ise sadece bilgi edinmekle yetinmeyip öğrendiklerini bilince dönüştürerek hayata tatbik eden, edindiği ya da ürettiği bilgiyi insanlığın hizmetine sunan bir anlayış güçlendirilmelidir. Zira bizim inanç ve medeniyetimizde bilgi terbiyedir, güzel ahlaktır, sorumluluktur, sabırdır, iyilik için çalışmaktır. Onun için medeniyetimizde ilim ve alimin yeri pek öndedir. Değer olarak görülmeyen, hikmetle yoğrulmayan, uygulanarak ahlaka dönüşmeyen bilgi hayata huzur getirmeyecektir.

- Bize düşen bilgiyle, hikmet ve tefekkürle yeniden özümüze dönmektir

Bize düşen bilgiyle, hikmet ve tefekkürle yeniden özümüze dönmek, ortak zeminimizi sağlamlaştırmak yaşadığımız çağın sorunlarına bilgiyle çözüm bulmaktır. İnanıyorum ki açılışını yaptığımız bu kültür ve kitap mekanı başta gençlerimiz olmak üzere Bursalı kardeşlerimizin uğrak yeri olacaktır. Bu şehre, kültür dünyamıza, hakikat anlayışına ve ilim yolcularına ciddi katkılar sunacaktır.” ifadelerini kaydetti.

“İnsanların en hayırlısı insanlara faydalı olandır.” Hadis-i Şerifini anımsatan Başkan Erbaş, eserin Bursa’da ilim, irfan, bilgi ve hikmetin merkezi olması temennisinde bulunarak emeği geçenlere teşekkür etti.