Serap TELEK
İstanbul Ataşehir Uzman Vaiz

Yüce Rabbimiz bizden küçüklerimize sevgi ve şefkat, büyüklerimize hürmet ve saygı göstermemizi beklemektedir. “Rabbin, sadece kendisine kulluk etmenizi ve anne babanıza iyi davranmanızı emretti. Onlardan biri veya ikisi senin yanında yaşlanırsa onlara öf bile deme! Onları azarlama! İkisine de gönül alıcı güzel sözler söyle. Onlara merhametle ve alçak gönüllülükle kol kanat ger. ‘Rabbim! Onlar nasıl küçüklükte beni şefkatle eğitip yetiştirdilerse şimdi sen de onlara merhamet göster.’ diyerek dua et.” (İsra, 17/23-24.) ayet-i kerimesinde Allah’a kullukla anne babaya hürmet göstermek yan yana ifade edilmiş ve nasıl olacağı açıklanmıştır. Özünde Kur’an ve sünnet olan kültürümüzde aile büyüklerimiz, hanelerimizin bereket kaynağı, onların duaları da bir hazine değerinde kabul görmüştür.

Yaşlılık, insanoğlunun bebeklik, çocukluk, gençlik, yetişkinlikten sonra yaşamının son evresidir. Genel anlamda 65 yaş üstünü kapsadığı kabul görmekle beraber kronolojik, biyolojik, psikolojik ve sosyal yaşlanma gibi yönlerden de ele alınmaktadır. Yaşlı bireye kaliteli ve verimli bir yaklaşım için bu süreçlerden haberdar olmak elzemdir. 

Yaşlılık sürecinde en dikkat çeken husus fiziksel değişimdir. Genellikle 50 yaşından itibaren insanın bedensel fonksiyonları gerilemeye, zayıflamaya ve yavaşlamaya başlar. Sağlık sorunları bariz şekilde görülür. Kronik rahatsızlıklar, unutkanlık, dalgınlık, fiziksel denge bozuklukları ve kazalara yatkınlık; deride, saç yapısında ve renginde, omurgada, eklemlerde, iç organlarda, kaslarda, duyu organlarında gerileme ve kayıplar ortaya çıkar.

Bireyin fiziksel değişiminin hızlı bir şekilde olması psikolojisini de etkiler. Mesela işitme kaybı yaşayan yaşlı sosyal ortamlardan uzak kalmayı tercih edebilir ve içine kapanabilir. Bu süreçte sıkıntılar ve üzüntüler karşısında sabır düzeyinde azalma yahut tam bir teslimiyet, şükür ve kabul gözlemlenebilir. Depresyon, kaygı, psikolojik kaynaklı (psikosomatik) hastalıklar, aşırı şüpheci tutumlar (paranoid) oluşabilir. Rolsüzlük rolü, akran-ı yetim olmak, statü kaybı, emeklilik, çocukların evlenme ve okuma gibi sebeplerle evden ayrılması, yaşam düzeyinin değişmesi, ailevi sorunlar, aile bireylerinin kaybı, ölüm korkusu gibi durumlar yaşanabilir ve bunlarla baş etme ihtiyacı doğar. 

Bireyin yaşlılığa hazır bulunuşluğu önemlidir. Bu süreç bir verim sunma sürecine dönüşebilirse yaşlıya ve çevresine olumlu dönüşleri olacağı muhakkaktır. Zira pek çok yaşlı kendisini bedenen yaşlı ama ruhen genç hissetmektedir. Mesela; tecrübe aktarımı, değer görme, gençlere nasihat etme, kitap yazma, sosyalleşme, bir hususta fikir beyan etme gibi durumlar yaşlanma sürecine yüklenecek anlamı olumlu destekleyecektir.

İnsanın fiziksel, psiko-sosyal ve manevi yönü vardır. Manevi zenginlik kişinin hayat algısını olumlu anlamda destekler ve besler. Yaşlılıkta değersizlik ve yalnızlık duygularına kapılan bireye destek olacak en önemli unsurlardan biri dinî inançtır. İnanç yaşlıya hayat, yaradılış, varoluş ve ölüme dair izahlar sunacak, ölüm sonrası için net bilgiler vererek hayatına anlam katma noktasında bireyi güçlendirecektir. Dinî inancın, hayatın zorluklarıyla ve stresle başa çıkma ve hayatı olduğu gibi kabul sürecindeki desteği önemlidir. Dolayısıyla dua etme, Kur’an-ı Kerim okuma, namaz kılma, camiye gitme, istiğfarda bulunma gibi amellerin de olumlu yönde yaşlıyı desteklediği görülmektedir. 

Yaşlılık sürecindeki bireylerin kısa, net ve anlaşılır bilgilere daha yatkın oldukları, hürmet bekledikleri gözlemlenmektedir. Manevi destek sunacak kişilerin, muhatabının bu beklentilerine cevap vermesi iletişimin verimliliğini artıracaktır. Mesela yaşlıyla iletişimde engeli veya bir rahatsızlığı olup olmadığına dikkat etmek gerekir. İşitme veya görme sıkıntısı yaşayan yaşlıyı hürmetle dinlemek ve ihtiyaç duyduğu iletişim ve desteği sağlamak; demans - alzheimer hastalığının özelliklerini bilmek, tekrarladığı sorulara sabır ve anlayışla yaklaşmak; yas tutan yaşlıyı anlamak, teselli etmek ve destek olmak gerekmektedir. Yatağa bağlı yaşlının gönlünü ferahlatmak, şükür, sabır, rıza hususunda dikkatli cümlelerle yanında olmak; terminal dönemdeki (son dönem) bakıma muhtaç yaşlıya soğukkanlılık, sevgi, şefkat ve hürmet duygularıyla bu çok özel anlarda eşlik etmek, son dakikalarını huzurlu geçirmesine vesile olmak, mümkünse dinî hazırlığına yardımcı olmak yaşlının manevi ihtiyaçlarındandır.

Aile büyüklerinin; yakınları arasında ve çevrelerinde layık oldukları ilgi, alaka ve hürmeti görmeleri; kendilerine aktarılan kültürel mirası ve hayat tecrübelerini gelecek kuşaklara aktarmaları yeni nesiller ve geleceğimiz için büyük önemi haizdir. Fakat bazı büyüklerimiz hızla değişen hayat şartları, gereklilikleri ve özel durumları nedeniyle yaşamlarının geri kalan kısmını bulundukları ortamda değil de hayatlarını daha rahat ve huzurlu geçirebilecekleri, profesyonel bakım imkânı sunulan huzurevlerinde sürdürmektedir. Toplumumuzun her kesimine muazzez dinimizin rahmet mesajını ulaştırmayı hedefleyen Başkanlığımız pek çok alanda olduğu gibi huzurevlerinde de büyük bir özveriyle;  hususen ilgi, alaka, sevgi ve anlayışa daha çok ihtiyaç duyulan dönemde yaşlılarımıza dinî ve manevi destek ve danışmanlık hizmeti sunmaktadır.

Ailede, toplumda, görev mahallinde yahut manevi destek ve danışmanlık göreviyle huzurevlerinde yaşlılarla vakit geçirmesi olası kişilerin yaşlılık psikolojisi, yaşlılara yaklaşım, onları anlama, beklentilerine cevap verme ve ömürlerinin son demlerinde dinî ve manevi desteği kabul edecekleri şekilde sunabilmeleri için donanımlı ve hazırlıklı olmaları iletişimi kolaylaştırarak sürecin verimli olmasını sağlayacaktır.

Sonuç olarak yaşlılara; yaşlılığı ve yaşlılığa eşlik eden hastalıkları kabullenme, kendini değerli hissetme ve benlik saygısını koruma, yalnızlık duygusuyla baş edebilme, affetme ve affedilme, ölüm gerçeğini anlamlandırma, sosyalleşme, boş zamanlarını değerlendirme, din eğitimi, dua ve ibadet ihtiyaçlarının karşılanması ve hizmet sunulması amacıyla dinî ve manevi destek sağlanması önemlidir. Dolayısıyla camilerde, Kur’an kurslarında, hac ve umre görevlerinde, hizmetin ulaştırıldığı her yerde dinî ve manevi hizmet bekleyen yaşlılara ve hususen huzurevi sakinlerine hizmet sunulmakta ve büyüklerimizin hayır duaları mutluluk vesilesi olmaktadır.

Editör: Mehmet Çalışkan