Duygu Uyar

Çocuk Gelişim Uzmanı

Çocuklarımızı mutlu etmeyi, bir şeyler öğrenmesini, iyi vakit geçirmesini istemişizdir. Her zaman çocuklarımız için en iyisini yapmaya çabalarken bazen istedikleri oyuncak alınmadığı için ağlamalarına, hemen kırdıkları için üzülmelerine, arkadaşlarıyla paylaşmadıkları için kavgalarına şahit olmuşuzdur. Her durumda yine yeniden oyuncağa başvurmuşuzdur. 

Bu kadar önem arz eden, ailelerin ve çocukların vazgeçilmezi olan oyuncak seçiminde dikkat etmemiz gereken başlıca konular ise şunlardır: Gelişimsel hedefler, sağlık, ebat, çeşitlilik ve kazanımlar.

Öncelikle çocukların algılarının açık, her şeyi keşfetmeye hevesli oldukları; dokunarak, görerek, işiterek anlayabildikleri ilk çocukluk döneminde oyuncakları cinsiyetlere göre ayırmamamız gerekir. Merakın ön planda olduğu bu dönemde kızlar arabalarla, erkekler bebeklerle oynamak isteyebilir.  Örneğin bir araba; çocuğun, el göz koordinasyonu, amacına yönelik hareket, varış yerine odaklanma, korna, fren gibi çeşitli sesler çıkarma, sosyal yaşamı uyarlama; bebekle oynamak ise vücut bölgelerini isimlendirme, bedensel farkındalık sağlama, bebeği konuşturma, giydirme, yedirme, temizleme gibi farklı birçok beceriyi destekler. Böylece araba ve bebek, farklı gelişim alanlarına hitap eder; çocuklara farklı beceriler kazandırır. Çocuklar yaşları ilerlediğinde sosyal ortamlarda kurdukları oyunlarda, akran ilişkilerinde, kreş ve anaokulu dönemlerinde cinsiyetlerine göre oyuncak seçeceklerdir.

Özellikle erken çocukluk döneminde amacımız, beş gelişim alanını desteklemek olmalıdır. Bunlar; bilişsel gelişim, dil gelişimi, ince ve kaba motor gelişimi, sosyal-duygusal gelişim ve öz bakım gelişimidir.  Bütün gelişim alanlarını desteklemek adına, seçtiğimiz oyuncakların işlevlerine, kullanım şekillerine ve çocuğumuzda hangi duyguyu ön plana çıkardığına dikkat etmeliyiz.

Sürekli gelişim gösteren, kendine özgü nitelikleri olan çocuğumuz için oyuncak tercihlerimizde belirli amaçlar edinmeliyiz. Yürümeye başlayan çocuğumuza; ayakta durmasını destekleyen tutmalı, itmeli, çekmeli bir oyuncak seçerken yeni konuşmaya başlayan çocuğumuza dil gelişimine katkıda bulunan sesli bir oyuncak seçebiliriz. Alacağımız her oyuncağın çocuğumuzun yaşına ve ihtiyacına uygun olup olmadığına karar vermeliyiz. Örneğin dört yaşındaki çocuğumuza lego aldık. Çocuğumuz lego ile resimlerine bakarak çeşitli şekiller yaptı, bizim yönlendirmemizle yaptıklarını anlattı, sonra sıkılıp kendi aklından geçen bir şekil yaptı, düşlediği ve somutlaştırdığı şekli oyuna dâhil etti. O an aklına ne geldiyse örneğin dinozor, traktör veya park yapmış olabilir. Çocuğumuzun bu süreçte, gördüğü resmi legolarla yaparak bilişsel ve ince motor gelişimi, bizimle konuşarak dil gelişimi, hayalindekini yansıtıp yeni bir oyun kurarak sosyal duygusal gelişimi desteklendi. Sonuç olarak bir oyuncak sayesinde dört gelişimsel alanı güçlendi.

Oyuncak seçiminde önem verilmesi gereken bir diğer konu sağlıktır. Oyuncağın kesici, delici özelliğinin olmamasına, boyasının zarar vermemesine, sivri kenarların bulunmamasına dikkat edilmelidir. Oyuncaklar alındıktan sonra kullanma kılavuzu incelenip çocuğa verilmelidir. Çocuklar heyecanla oyun oynarken kendilerini kontrol edemezler. Aceleci davranır, daha hızlı, daha hareketli olurlar. Burada sorumluluk ebeveyndedir. Oyuncaklar kolayca kırılabileceği için ara ara kontrol edilmelidir çünkü sağlamken zarar vermeyen oyuncak kırıldığında delici/kesici özelliğe sahip olabilir. Küçük çocuklar ağabey ve ablaların oyuncaklarına çok meraklı olduğundan birden fazla çocuğun olduğu evlerde oyuncakların ulaşılabilirliği kontrol edilmelidir. Oyuncak seçiminde yaş çok önemlidir. Fakat kalabalık ailelerde bu durumun kontrol edilmemesi, çocuğun küçük parçalı oyuncakları ağzına atması, ağır oyuncakları taşırken üzerine düşürmesi gibi olumsuzluklara neden olabilmektedir.   

Bazı oyuncaklar evde çok yer kaplarken bazıları da bir o kadar küçüktür. 0-3 yaş çocuklar çevrelerini, nesneleri ağız yoluyla tanıdıkları için minik oyuncaklar tercih edilmemelidir.  Çadır, kaydırak, zıp zıp gibi fazla yer kaplayan oyuncaklar için çocuğun ilgi alanları değerlendirilmelidir. Takla atma, dengede durma gibi jimnastik hareketlerine merakı olan ve enerjisini bu yönde gösteren çocuklar için zıp zıp gibi büyük oyuncaklar alınabilir. Sevdiği oyuncakla daha güzel vakit geçirir ve kendi tercihi doğrultusunda bir hobisi olur. Fakat alınan oyuncakla kısa süre ilgilenip sonra oynamayan çocuklar için oyuncak seçiminde daha dikkatli olunmalıdır. Benzeri oyuncağın evde olup olmadığı, çocuğun o oyuncağı hangi özelliğinden dolayı tercih ettiği, sürekli aynı tarzda oyuncaklara yönelip yönelmediği değerlendirilmelidir. Oyuncakla oynama süresinin arttırılması için ebeveyn de oyunlara eşlik etmeli, oyuncakların farklı özelliklerinin olabileceği çocuğa gösterilmelidir.

Özellikle 0-6 ay dönemi için her yaşın oyuncağı farklıdır. Bu dönemde çocuğun duyularına hitap eden, sesli, renkli oyuncaklar seçilebilir. Yataklara asılan dönencelere, müzikli oyuncaklara, kumaş kitaplara, kavramanın gelişmesiyle çıngıraklara yer verilebilir.

6-12 ayda, birbirine geçen halkalar, aynalar, dokunsal özelliği olan kalın sayfalı kitaplar, sıralama ve yürümeyi destekleyici oyuncaklar, diş çıkarma sürecinde kaşıyıcılar tercih edilebilir.

1-2 yaşta artık çevreye farkındalık artmıştır. Ahşap küpler/legolar/yapbozlar, top, balon, üç boyutlu kitaplar alınabilir.

2-3 yaşta beden hâkimiyeti daha iyi olduğu için bisiklet, ifade edici dil gelişimini desteklemek için mikrofon gibi sesli oyuncaklar, parmakların kavrayabileceği kalınlıkta boya kalemleri, davul, ksilofon gibi ritim oyuncakları alınabilir.

3-6 yaşta akran ilişkilerinin anlam kazanmaya başlamasıyla öğrenme ve öğrendiğini aktarma ön plandadır. Çocuklar oyuncak seçimlerinde kendi isteklerini dile getirirler. Mutfak malzemeleri, tamir aletleri, doktor setleri, itfaiye, ambulans, kepçe gibi günlük hayatta karşımıza çıkan nesnelerin oyuncakları tercih edilebilir.

7-12 yaşta günün büyük çoğunluğu okulda geçtiği için oyun ve oyuncağa ayrılan süre kısalmaktadır. Burada en önemli konu; televizyon, tablet ve telefonda yer alan karakter oyuncaklarını tercih etmektense sebep sonuç ilişkisi kurulabilen, planlama yapılan, zekâ gelişimini destekleyen, bilgi ve beceri arttıran oyuncakların tercih edilmesidir. Sanal ortamda oynanan oyunların etkisinin oyuncaklarla gerçek hayata yansıtılmamasına dikkat edilmelidir. Sürekli izlediği karakterin kıyafetlerini giymesi, oyuncaklarıyla oynaması, bütün zamanını karaktere göre şekillendirmesi tek bir durum ve oyuncağa karşı alışkanlık oluşturmaktadır. Çocuğun farklı alanlarda ilgisi uyandırılmalı, bilgi ve tecrübesi çeşitlendirilmelidir. Böylece sosyal hayata uyumu kolaylaştırıcı beceriler edinmesi sağlanacaktır. Dikkati çabuk dağılan çocuklarda oyuncak sayısı azaltılmalı; odasında aynı özellikte birden fazla arabaya yer vermektense farklı özellik ve alanlarda kullanılan araçlar tercih edilmelidir.

Sonuç olarak oyuncak konusunda çeşitlilik önemlidir. Oyuncak görsel, işitsel, dokunsal olmalı; birçok duyuya hitap etmelidir. Yeni alınan oyuncaklar ebeveyn denetiminde oynanmalıdır. Aile çocuğa oyuncakla ilgili açıklama yapmalı, yol göstermelidir. En önemlisi de oyuncak, çocuğun hayatında ailesiyle birlikte var olmalıdır. Amacımız her zaman çocuğumuzla birlikte vakit geçirmektir. Güzel vakit geçirebilmek için oyuncak sadece bir araçtır.

Editör: Mehmet Çalışkan